0 Comments

BALBALLAR

BALBALLARIN PEŞİNDEN

Doç. Dr. Sadettin GÖMEÇ

Yüzlerce metre uzayan balballar; ard-arda dizilmiş bir şekilde hem bir ihtişamı, hem de insanın aklında değişik duyguları uyandırıyor. Uzun bir sıra halinde birbirini takip eden bu taşlar ilk bakışta. herhalde dostlara güven hissi verirken, düşmanlarda da bir korku duygusunu uyandırmış olmalıdır.

Bugün Moğolistan’ın Koşo-Çaydam bölgesindeki meşhur Bilge Kagan’ın külliyesinden çıktıktan sonra, birkaç km uzayan bir balbal silsilesi mevcultur. Bunların neden yapıldığı hususunda şimdiye kadar değişik görüşler ileri sürüldügü bir gerçektir. Bunlardan birisi ve en yaygını bu taşların öldürülen düşmanlara ait olduğu ve ölen kişiye öbür dünyada hizmet edeceğine inanılmasıdır. Balbal geleneği çok eski çaglardan beri Türkler arasında yaşamaktadır, Moğolistan’da, Altaylar’da ve Asya’nın değişik bölgelerinde yapılan arkeoîojik kazılarda ve araştırmalarda ömemli Türk büyükleri olduğu sanılan kişilerin sembolik mezarlarının önlerinde mutlaka balballara rastlanılmaktadır, Birtakım iddialara göre sadece erkek mezarlarının önünde değil, hanım ve çocuk kabirlerinin karşısında da bu tip balballar vardır. Ancak şimdilik bu gibi gürüşler tartışmaya açık görünmektedir.

Bu açıktamalardan sonra balballar konusunda, bir değişik görüş ileri sürmek istiyoruz. Yukarıda bu yazıya girerken söylemeye çatıştıgımız gibi, bunların azameti dosta çüven, düşmana korku salmaktadır. Taş balbalları ilk gören dost kuvvetler veya kişiler yanlarında pekçok beğe ve hükumdara baş eğdirmiş bir kağanın ya da halkın topraklarına geldiği için güven ve sevinç hissedecekdir. Habuki o ülke ve milletin hakkında kötü düşünen kişiler de, kendi başlarına aynı akibetin geleceğinden dolayı korkacaktırlar. İşte biz Bilge Kağan’ın ve Köl Tigin’in külliyelerine ilk yaklaştığımızda bu duygulara kapıldık.

Zalen her iki abidenin ve bunlara ait balbalların bulunduğu yer adeta uçsuz-bucaksız Orkun Havzasının kapısında yer almaktadır. Kök Türklerin çağdaşı olan ve en büyük düşmanları dummundaki Çin İmpataroluğu’nun, Türk toprakfarına girdiği zaman karşılaşacağı ilk nesneler bunlardır.

Yukarıdakiler bir yana, bilindiği üzere 1995 yılından beri fasılalarla da olsa, Türkiye Cumhunyeti Hükumeti Moğolistan’ın Koşo- Çaydam bölgesinde Orkun Yazıtları olarak bilinen Köi Tiğin ve Bilge Kağan külliyelerinde çalışmalar yapmaktadır. 2001’de de kazı faaliyetlerine devam edilmiş olup, Orkun Havzasında yaklaşık 50 km. karelik bir alan içerisinde araştırmalarda bulunulmaktadır. 2001 yılı kazı çalışmaları özellikle Bilge Kagan külliyesi üzerinde yogunlaştı. Bu şekilde bir yol takip edilmesinin sebebîde, Köl Ti gin Yazıtı’nın olduğu yerde daha önce birkaç kazı işleminin gerçekleştirilmiş olmasıdır, Bilge Kağan’da faaliyetler tamamlandığında, tıpkı bu külliyede oldugu gibi, Köl Tigin Yazıtı’nın olduğu alanda da bilimsel metotlarla bîr kazı çalışması yapılacaktır. Ancak Bilge Kagan külliyesinde,W. Radtoff’tan bu yana, en azından bizim bildiğimiz pek ciddî bir inceleme söz konusu değildir. Zaten anlaşıldıgı kadarıyla Radloff da sadece yazlı taşın olduğu yerrlerde ve yüzeyde araştırmalar gerçekleştirmiştir. 2001 yılıı Çalışmaları ve araştlrmaları bunu gösteriyor.

Bu yılki (2001.) çalışmaların en önemli buluntuarından birisi, bize göre, Bilge Kagan külliyesinin ikinci veya üçüncü balbal taşı ve üzerindeki tamgalardır. Bilindiği üzere tamgalar, herhangi bir ailenin ya da kişinîn şahsî mühürleridir. Eski Türkter sahip oldukları malların üzerine bu özel tamgalarını kazıyarak, o nesnenin kendilerine ait olduğunu gösteriyordu. Veya bu tamgalar sayesinde kimin ne olduğu ortaya çıkıyordu.

6.7.2001 tarihinde Moğolistan’daki Türk jeofizik ekibinin çalışmaları esnasında; araşttrma görevlisi M. Emin Candansayar, Bilge Kagan Yazıtı’nın doğusundaki yolda ölçüm çubuğu çakarken, yolun altında birtaşa rastladığını söylemiştir. Türk kazı ekibi de bir tedbir olarak bunun yoldan çıkarılmasını ve tahrip olmasının ön-lenmesi gerektigini belirtmîtştir. Dolayısıyla bu yoldan kaldırılarak , ayağa dikilmesine karar verildi. Fakat, 7.7.2001 günü bal-balın üzerîndeki toprak tabakası temizlenip, gün ışığına çıkarıldığında, bozkırda büyük fırtınaların ve yağmurların başlaması üze-rine bu iş yarım kaldı. Daha önceden bu bölgede araştırma ve incelemelerde bulunan bilim adamlarının da belirttiği üzere, gerçekten bu coğrafyada çalışmak otdukça güçtür. Temmuz ve Ağustos ayları içerisindee bile zaman zaınan hava sıcaklığı normalin altına düşmekte, bazen günlerce süren kum fırtınaları, bazen de aralıksız sağnak yağmurlar devam etmektedir. Bu yüzden Çalışma ortamı oldukça çetindir.

Yukarıda bahsettigimiz balbal, Bilge Kagan’ın yazılı taşından 31 melre uzaklıkta ve doğuda yer alıyordu. Uzun kenarı 80 cm. olan balbalın, kısa kenarı 51 cm, kalınlığı da 10-12 cm. civarındadır. Taşın rengi karadır.

Bu balbalın üzerinde iki tane tamga bulunmaktadır. Bunlardan birisi kelebek biçiminda, digeri de öküz veya boğa tamgası şeklindedir. Bu tamgalardan özellikle ikincisini Kemçik-Çirgak yazrtıyla, Çakul VII’de görmemiz mümkündür. Ancak Çakul VlII’de tamga yana doğrudur. Bununla beraber tamgalar Uygur dönemindekilerle benzerlik göstermektedir.

Sonuç olarak; bu tamgatar, muhtemelen Kök Türklerden sonra Orkun bölgesine hakim olan Uygurlar taşların üzerine kazıltılmıştır diyebiliriz .

Orkun Eylül 2001- Sayı 43

Türklerde Balballar ve Taş Heykeller

Mezarların üzerine ve çevresine taş heykel dikilmesi geleneği, Türk toplulukları arasında oldukça yaygın olarak görülmektedir. Bunlar iki çeşit olmaktadır. Birincisi, heykel şeklinde yapılmış, ince işçiliği olan, genelde mezar üzerine dikilen ve mezarda yatan kişiyi simgeleyen, ata kültünün etkisiyle kutlu kabul edilmiş taşlardır. İkincisi ise balbal adı verilen, öteki dünya inancının etkisi sonucunda gelenekselleşmiş, ölen kişiye diğer tarafta hizmet edecek, daha çok ilk yaşamında öldürdüğü kişileri simgeleyen taşlardır. Bunlarda heykellerde olduğu gibi işçilik görülmez. Kabaca dikilmiş taşlardır. Balballar mezarda yatan kişinin yiğitliğini, gücünü göstermeleri bakımından da önemlidir. Balbalların çok olması o topraklarda güçlü insanların yaşadığını gösterdiği için dost olarak gelenler güven içinde, kötü niyetle gelenler de korku duyarak yol alır.

Karadeniz’in kuzeyindeki bozkırlardan Moğolistan’a kadar uzanan geniş Türk coğrafyasında binlerce taş heykel ve balbal bulunmaktadır. Bu heykel ve balbalların hangi amaçla yapılarak kült merkezlerine, kurganların üzerine veya çevresine dikildiği, anlamlarının ne olduğu ancak Orhun Yazıtları sayesinde öğrenilmiştir. Öldürülen kişiler için, balbal yapıldıkları şeklinde çok sayıda ifadeler vardır.

Azerbaycan’da Kurgan medeniyeti
Dünden bugüne kadar

Tohid Melikzade Sarkhan Aliyev

31.08.2004

Eski Türkler kendi ölülerini “ kurgan “ adlı neheng kabirlerde gömerlerdi. Kurganlar tepe gibi yapılmış büyük kabirler olmuştur. Kurgan sözü ise “ tepe kimi kabir “ manasına gelmektedir. Bu terimin başka bir varyantı ise Azerbaycan eyaletinin Zencan kentinde hala kullanılmaktadır. Bu vilayette yaşayan Türkler gömmeye “ korlamak “ denilir. Bizce Kurgan sözü ile “ korlamak “ kelimesi aynı köktendirler . Şimdilik Arkeoloji kazıntılar Azerbaycan’da bu eski geleneğin sürekliliğin açıkça göstermektedir. 1930lerde İran’ın Huzistan adlı eyaletinde eski Elam Proto Türklerin yaşadığı Behbahan kentinde bir baraj inşası esnasında büyük bir mezarlıklar bulundu . Mezarın içinde metal aletler , kap- kacaklar ve mezar sahibinin ölüm sonrası dünyada kullanabileceği eşyalar bulundu. 1982lerde arkeoloji kazıntılar aynı bölgede devam ederken , Türk medeniyetinin ayrılmaz parçası olan , kurgan medeniyeti ile ilgili yeni buluntular bulundu. Bu bölgede araştırmalar hala da devam etmektedir .

Azerbaycan’da Kurgan medeniyeti milattan önce 3-4. asırlardan başlamıştır. Bu devirlerde Azerbaycan’da Proto Türkler yaşamaktaydılar. Azerbaycan efsanelerine göre “ kurgan “ medeniyeti “Oğuz Hakan”la ilgilidir. Oğuz hakan bir çok ülkeyi fetih ettikten sonra yüksek tepeler yapmayı emredermiş . Burhani Gatı-i adlı kitabın yazarı Tebrizli Muhammed Hüseyin Halef’in yazdığına göre Azerbaycan adı bu yüksek tepelerden gelmektedir. Çünkü eski Türkçe’de “Azer” sözü yüksek yer demektir. Biz bu sözü aynı anlamda Divanı Luğatu t Türk kitabında da görüyoruz. . Bir diğer ilginç nokta da şudur ki hala Ukrayna’da bulunan eski Türk kurganlarına ‘Oğuz’ denilmektedir . Birçok Azerbaycan bölgelerinde ise bu tarz kurganlara “Oğuz Kabirleri” denilir .

Tarihçi Herodot kendi kitabında Türk medeniyeti ile ilgili birçok bilgi vermiştir. O , kurganları böyle anlatıyor : Hakanların kabirleri dörtgen ve çok büyük kazılardır… bu özel mezarlar Hakanlar için yapılmış özel mezarlıklarda yapılır. Onlar ölünü kabre koyup , dört köşesine uzun süngüler takarlar. Üzerine ise büyük tahta parçaları koyarlar. Kabirlerin içine ise birçok hizmetçiyi öldürüp bırakırlar. Sonra ise kabrin üzerine toprak dökerler. Her dönemin Türkleri kendi hakanının kabrinin yüksek olması için çalışırlar . Biz bu yüksek kurganları Mısırda yapılmış olan piramitlerle karşılaştırabiliriz.

Yakın çağlara geldikçe Türklerin Kurgan medeniyeti daha detaylı şekilde incelenmiştir. Örnek olarak Oğuz Türkleri ölünü odaya benzer bir mezara koyup eline ağaçtan yapılmış bardak verirlermiş. Bardağın içine ise kımız , ölünün ön tarafına daha büyük bir tabuta ise içki koyarmışlar. Biz aynı geleneğe doğu Türkistan’da bulunan Balballarda da rastlayabiliyoruz.

Dörtgen biçimli kurganlar daha sonra Türklerin obalarına benzer kubbe şekline dönüşüyor. Çağdaş Türkmenler buna benzer kubbelere “yozika” derler . Plit Noa’ya göre Peçenekler ölülerini ağaçtan yapılmış tabuta koyarak ölünün yüzünü batı tarafa çevirirmişler. Sonra kabrin üzerine ufak bir tepe yaparlarmış.

Başka bir geleneğe göre Türkler kabirlerin üstüne Balbal denilen taştan yapılmış heykel koyarmışlar. Bu heykellerin sayı şahsın hayatta iken öldürdüğü düşman sayını gösteriyordu. Balbal koyma geleneğine Gök Türklerde de rastlanılmaktadır. Huart’a göre bu balballar ölenlerin ruhunu geçici olarak yaşamda olan insanların arasında kaldığı inancından kaynaklanmaktadır. Yine Huart’a göre balbal koyma geleneği Kıpçak Türklerinde de 13. asra kadar devam etmiştir.Kıpçaklarda balbalların yüzü gün doğan tarafa koyulurdu . Rus kaynaklarında Balballara “kamnaya baba” denir , bu ifade “taş olmuş ecdat” anlamına gelmektedir. Balbalların konduğu yer Türklerin tapınak yeri sayılıyordu.

12. asır Azerbaycan Şairi Genceli Nizami Azerbaycan Kıpçaklarının balballar önünden geçerken saygı gösterdiklerini açıkça yazıyor : “geçenler saygı göstermek için atlı olursa bir ok , çoban olursa bir koyun bırakıp geçerler” . Bu geleneklere Şamanizm’e inanan Tukiyular’da da rastlanmaktadır. Oğuz Türkleri de yuğ (yas) merasimi için kurban edilen atın başını ayaklarını bir de gönünü (derisini) uzun ağaçlara takıp kurgan üstüne koyarlarmış. Ancak Peçenekler bunları kabrin üstüne değil ölenle birlikte gömerler. Bazı seyyahların yazdıklarına göre Türkler kabirlerin üstüne direklere geçirilmiş gön bırakırlar. William adlı seyyah Kara deniz yakınlarındaki ovalarda bir kabir üstüne asılmış 11 at gönü olduğunu kaydetmiştir . Balbal geleneği Azerbaycan’da insan heykeli şeklinde değil yiğitlik anlamı taşıyan aslan ve koç heykeline dönmüştür. Bazen de mezar taşları üzerine ölen insanın mesleği ile ilgili resimler kazılır. Eski aşıklarımızın mezar taşları üzerinde onların şekli ile kazınmış saz resmi görünmektedir. Biz bu mezar taşlarına Salmas , Urmiye ve Karabağ bölgesinde rastlayabiliriz. Şu anda Iran Türkmenlerinin Gelidağ ve Nakhurli (Nahırlı) mezarlıklarında bulunan mezarların üzerinde ağaçtan yontulmuş kuş kanadına rastlamak mümkündür. Halid Nebi kabristanlıklarında taştan yontulmuş iki buçuk metreden fazla sütunlar bulunmaktadır.

Bu gibi sütunlara Azerbaycan’ın Tebriz (Piri Şirvan), Tufargan (Badamyar mezarlığında) , Urmiye (Bent köyünde) ve Şeki (Yukarı Baş eski mezarlığında) şehirlerinde rastlanılmaktadır.

Urmiye’nin Bent köyünde Osmanlı şehitlerinin bir kabristanlığı bulunmaktadır . Azerbaycan halkı 1918 de Ermeniler tarafından halkımızı soykırımdan kurtarmak için bölgeye gelip de Azerbaycan yolunda şehit olmuş Osmanlı askerlerinin mezarı üzerine 2 metre yüksekliğinde taşlar dikmişler. Demek ki unutulmaz kurgan geleneğimiz 20. asırların başlarına kadar halkımızın içinde yaşam mücadelesi vermekteydi

Araştırmacı, yazar, iran ,Azerbaycan eyaleti , salmas üniversitesi , [email protected]
Araştırmacı, yazar , Azerbaycan cümhüriyeti , Bakü , [email protected]

ukraynada bulunmuş kıpçaklara ait balballar

 V

UKRAYNA’DAKU KIPÇAK BALBALLARINDA EŞYA VE
MOTİFLER
Goods and Motifs of Kipchak Balbals in Ukrain
Yrd. Doç. Dr. Erdoğaan ALTINKAYNAK*
Özet
Çeitli dönemlerde Karadeniz’in kuzeyine yerleen Türk halklarından günümüze kalan birçok eser vardır. Bunlardan birisi de balballardır. Balbalların üzerindeki eya ve motifler bize Kıpçak
etnografyası hakkında detaylı bilgiler verir. Bu etnografik eyalar kiilerin cinsiyetine ve toplum içindeki sosyal konumlarına balı olarak çeitlilik gösterir.
Karadeniz üzerinden Avrupa’ya tarihin çe itli dönemlerinde Türk göçleri
olmu tur. Avrupa’nın do₣u tarafı bu göçler esnasında merkezi üs konumundadır ve
Bulgarlar, Peçenekler, Kumanlar, Kıpçaklar, Hazarlar, Hunlar ve Göktürk’lerden
günümüze kalmı pek çok da eser vardır. Bu eserlerden en belirgin olanlar mezar
kitabeleri ve balballardır. Ukrayna’nın de₣i ik yerlerinde bugün mevcudu binin
üzerinde balbal ve mezar ta ı mevcuttur. Ancak belirli bir katalogu yoktur.
Bu balbal veya ta heykeller o dönemin sosyal ve kültürel hayatı hakkında
da bilgi içermektedirler.
Balballar veya ta heykeller Türk göçlerinin yol haritası ile de ilgilidir.
Bulundukları alanın bilimsel literatürdeki ortak adı da De t-i Kıpçak’tır.
De t-i Kıpçak Bölgesi, bugünkü Ukrayna, Moldovya, Rusya’nın bir kısmı
ve Romanya’nın bir kısmını kaplayan çok geni bir alandır. Bu alanı Kıpçak
bozkırı olarak da adlandırabiliriz.
Ukrayna’daki balballar ile ilgili olarak daha önce bir yazı yayınlamı tık.
1
Çakmakta lı ta ; kuvars; çakıl; pekmez topra₣ı; demir cevherli gri tortu; a ı boyalı
toprak ve çakıl; granit; tortul kaya ve kireçta ı malzemelerinden yapılan bu
balballardan birkaç tanesini Oktay Belli, hazırladı₣ı kitabında resim olarak
vermi tir.
2
Bu yazımızda ise, Ukrayna’daki Kıpçak balballarından hareketle,
balballara i lenen etnografik malzemeleri sunuyoruz.
De t-i Kıpçak bölgesinde altı tip balbal vardır.
3
I. Tip: Düz, dikdörtgen hacimli eklinde olanlar: Toprak levhadan
yapılmı tır. Oyma eklindedir. Genellikle maskelidirler. Bedenlerinde kol, gö₣üs
ve kâse gösterilmi tir. Heykellerin ön ve arka tarafları i lenmemi tir. Kafa ekline
çok önem verilmi tir. Bu kafa ekilleri 3 çe it olarak yapılmı tır. Bunlar: yuvarlak,
düz ve koni olarak ayrı tırılabilir. Bu heykellerin cinsiyeti belli olmamakla birlikte
bazılarında gö₣üs ve bıyık belirgindir
II. Tip: Direk eklinde, bele kadar hacimli olanlar: Yapan ki i, realist bir
ekilde kafa, yüz ve beden ekillerine dikkat etmi tir. Ayakta durur biçimde, üst
tarafı yuvarlak olup, alt tarafı i lenmemi tir. Düz, sırtında kıyafet çe itleri
görülmektedir. Kafa kısmı çevre ekli detaylarıyla i lenmi tir
Page 1
UKRAYNA’DAKĞ KIPÇAK BALBALLARINDA EğYA VE
MOTĞFLER
Goods and Motifs of Kipchak Balbals in Ukrain
Yrd. Doç. Dr. Erdo₣an ALTINKAYNAK
*
Özet
Çe itli dönemlerde Karadeniz’in kuzeyine yerle en Türk
halklarından günümüze kalan birçok eser vardır. Bunlardan birisi de
balballardır. Balbalların üzerindeki e ya ve motifler bize Kıpçak
etnografyası hakkında detaylı bilgiler verir. Bu etnografik e yalar ki ilerin
cinsiyetine ve toplum içindeki sosyal konumlarına ba₣lı olarak çe itlilik
gösterir.
Anahtar Kelimeler: Kıpçak, balballar, motifler, etnografya, e yalar.
Abstract
North of the Black Sea was a residantial area of Turk nations in
different periods. There are a lot of extant works of these nations. One of
them is balbal. Goods and motifs on the balbals give us detailed information
about Kipchak ethnography. These ethnographic goods present variations to
social status and sex of people.
Key Words: Kipchak, balbals, motifs, etnography, goods.
*
Giresun Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fak. TDE. Bl, THB. Ö₣retim Üyesi.
Page 2
Uluslararası Sosyal Ara tırmalar Dergisi
The Journal Of International Social Research
Volume 1/3 Spring 2008
73
Yrd. Doç. Dr. Erdo₣an ALTINKAYNAK
Karadeniz üzerinden Avrupa’ya tarihin çe itli dönemlerinde Türk göçleri
olmu tur. Avrupa’nın do₣u tarafı bu göçler esnasında merkezi üs konumundadır ve
Bulgarlar, Peçenekler, Kumanlar, Kıpçaklar, Hazarlar, Hunlar ve Göktürk’lerden
günümüze kalmı pek çok da eser vardır. Bu eserlerden en belirgin olanlar mezar
kitabeleri ve balballardır. Ukrayna’nın de₣i ik yerlerinde bugün mevcudu binin
üzerinde balbal ve mezar ta ı mevcuttur. Ancak belirli bir katalogu yoktur.
Bu balbal veya ta heykeller o dönemin sosyal ve kültürel hayatı hakkında
da bilgi içermektedirler.
Balballar veya ta heykeller Türk göçlerinin yol haritası ile de ilgilidir.
Bulundukları alanın bilimsel literatürdeki ortak adı da De t-i Kıpçak’tır.
De t-i Kıpçak Bölgesi, bugünkü Ukrayna, Moldovya, Rusya’nın bir kısmı
ve Romanya’nın bir kısmını kaplayan çok geni bir alandır. Bu alanı Kıpçak
bozkırı olarak da adlandırabiliriz.
Ukrayna’daki balballar ile ilgili olarak daha önce bir yazı yayınlamı tık.
1
Çakmakta lı ta ; kuvars; çakıl; pekmez topra₣ı; demir cevherli gri tortu; a ı boyalı
toprak ve çakıl; granit; tortul kaya ve kireçta ı malzemelerinden yapılan bu
balballardan birkaç tanesini Oktay Belli, hazırladı₣ı kitabında resim olarak
vermi tir.
2
Bu yazımızda ise, Ukrayna’daki Kıpçak balballarından hareketle,
balballara i lenen etnografik malzemeleri sunuyoruz.
De t-i Kıpçak bölgesinde altı tip balbal vardır.
3
I. Tip: Düz, dikdörtgen hacimli eklinde olanlar: Toprak levhadan
yapılmı tır. Oyma eklindedir. Genellikle maskelidirler. Bedenlerinde kol, gö₣üs
ve kâse gösterilmi tir. Heykellerin ön ve arka tarafları i lenmemi tir. Kafa ekline
çok önem verilmi tir. Bu kafa ekilleri 3 çe it olarak yapılmı tır. Bunlar: yuvarlak,
düz ve koni olarak ayrı tırılabilir. Bu heykellerin cinsiyeti belli olmamakla birlikte
bazılarında gö₣üs ve bıyık belirgindir.
1
. Erdo₣an Altınkaynak, De t-i Kıpçak Stone Status, Karadeniz Ara tırmaları Dergisi,
Karam Yayıncılık, 3, Çorum 2004, 78–93.
2
.
Oktay Belli, Kırgızistan’da Ta Balbal ve Ğnsan Biçimli Heykeller (Stone Balbals
And Statues In Human Form In Kirghizistan, Arkeoloji ve Sanat Yayınları,
Ğstanbul 2003.
3
. K. Ğ. Krasilnikov, Derevneye Kamnereznoye Ğzkustvo Lugan ini, Lugans 1999, 22.
Page 3
Uluslararası Sosyal Ara tırmalar Dergisi
The Journal Of International Social Research
Volume 1/3 Spring 2008
Ukrayna’daki Kıpçak Balballarında E ya ve Motifler
74
II. Tip: Direk eklinde, bele kadar hacimli olanlar: Yapan ki i, realist bir
ekilde kafa, yüz ve beden ekillerine dikkat etmi tir. Ayakta durur biçimde, üst
tarafı yuvarlak olup, alt tarafı i lenmemi tir. Düz, sırtında kıyafet çe itleri
görülmektedir. Kafa kısmı çevre ekli detaylarıyla i lenmi tir.

III. Tip: Kadın ve erkek tipli, yuvarlak hacimli olup ayakta duranlar: Bu tip
heykeller i lenmi tir. Kafalarında saç tipi ekli ve apka belirgindir. Yüzlerine
bazen portre, bedeninde kol, kâse, kıyafet ekilleri, süs e yaları, saç örgüleri
i lenmi tir. Çene çizgileri iyi yapılmı tır. Cinsiyetleri kıyafet ekillerinden bellidir

Page 1
UKRAYNA’DAKĞ KIPÇAK BALBALLARINDA EğYA VE
MOTĞFLER
Goods and Motifs of Kipchak Balbals in Ukrain
Yrd. Doç. Dr. Erdo₣an ALTINKAYNAK
*
Özet
Çe itli dönemlerde Karadeniz’in kuzeyine yerle en Türk
halklarından günümüze kalan birçok eser vardır. Bunlardan birisi de
balballardır. Balbalların üzerindeki e ya ve motifler bize Kıpçak
etnografyası hakkında detaylı bilgiler verir. Bu etnografik e yalar ki ilerin
cinsiyetine ve toplum içindeki sosyal konumlarına ba₣lı olarak çe itlilik
gösterir.
Anahtar Kelimeler: Kıpçak, balballar, motifler, etnografya, e yalar.
Abstract
North of the Black Sea was a residantial area of Turk nations in
different periods. There are a lot of extant works of these nations. One of
them is balbal. Goods and motifs on the balbals give us detailed information
about Kipchak ethnography. These ethnographic goods present variations to
social status and sex of people.
Key Words: Kipchak, balbals, motifs, etnography, goods.
*
Giresun Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fak. TDE. Bl, THB. Ö₣retim Üyesi.
Page 2
Uluslararası Sosyal Ara tırmalar Dergisi
The Journal Of International Social Research
Volume 1/3 Spring 2008
73
Yrd. Doç. Dr. Erdo₣an ALTINKAYNAK
Karadeniz üzerinden Avrupa’ya tarihin çe itli dönemlerinde Türk göçleri
olmu tur. Avrupa’nın do₣u tarafı bu göçler esnasında merkezi üs konumundadır ve
Bulgarlar, Peçenekler, Kumanlar, Kıpçaklar, Hazarlar, Hunlar ve Göktürk’lerden
günümüze kalmı pek çok da eser vardır. Bu eserlerden en belirgin olanlar mezar
kitabeleri ve balballardır. Ukrayna’nın de₣i ik yerlerinde bugün mevcudu binin
üzerinde balbal ve mezar ta ı mevcuttur. Ancak belirli bir katalogu yoktur.
Bu balbal veya ta heykeller o dönemin sosyal ve kültürel hayatı hakkında
da bilgi içermektedirler.
Balballar veya ta heykeller Türk göçlerinin yol haritası ile de ilgilidir.
Bulundukları alanın bilimsel literatürdeki ortak adı da De t-i Kıpçak’tır.
De t-i Kıpçak Bölgesi, bugünkü Ukrayna, Moldovya, Rusya’nın bir kısmı
ve Romanya’nın bir kısmını kaplayan çok geni bir alandır. Bu alanı Kıpçak
bozkırı olarak da adlandırabiliriz.
Ukrayna’daki balballar ile ilgili olarak daha önce bir yazı yayınlamı tık.
1
Çakmakta lı ta ; kuvars; çakıl; pekmez topra₣ı; demir cevherli gri tortu; a ı boyalı
toprak ve çakıl; granit; tortul kaya ve kireçta ı malzemelerinden yapılan bu
balballardan birkaç tanesini Oktay Belli, hazırladı₣ı kitabında resim olarak
vermi tir.
2
Bu yazımızda ise, Ukrayna’daki Kıpçak balballarından hareketle,
balballara i lenen etnografik malzemeleri sunuyoruz.
De t-i Kıpçak bölgesinde altı tip balbal vardır.
3
I. Tip: Düz, dikdörtgen hacimli eklinde olanlar: Toprak levhadan
yapılmı tır. Oyma eklindedir. Genellikle maskelidirler. Bedenlerinde kol, gö₣üs
ve kâse gösterilmi tir. Heykellerin ön ve arka tarafları i lenmemi tir. Kafa ekline
çok önem verilmi tir. Bu kafa ekilleri 3 çe it olarak yapılmı tır. Bunlar: yuvarlak,
düz ve koni olarak ayrı tırılabilir. Bu heykellerin cinsiyeti belli olmamakla birlikte
bazılarında gö₣üs ve bıyık belirgindir.
1
. Erdo₣an Altınkaynak, De t-i Kıpçak Stone Status, Karadeniz Ara tırmaları Dergisi,
Karam Yayıncılık, 3, Çorum 2004, 78–93.
2
.
Oktay Belli, Kırgızistan’da Ta Balbal ve Ğnsan Biçimli Heykeller (Stone Balbals
And Statues In Human Form In Kirghizistan, Arkeoloji ve Sanat Yayınları,
Ğstanbul 2003.
3
. K. Ğ. Krasilnikov, Derevneye Kamnereznoye Ğzkustvo Lugan ini, Lugans 1999, 22.
Page 3
Uluslararası Sosyal Ara tırmalar Dergisi
The Journal Of International Social Research
Volume 1/3 Spring 2008
Ukrayna’daki Kıpçak Balballarında E ya ve Motifler
74
II. Tip: Direk eklinde, bele kadar hacimli olanlar: Yapan ki i, realist bir
ekilde kafa, yüz ve beden ekillerine dikkat etmi tir. Ayakta durur biçimde, üst
tarafı yuvarlak olup, alt tarafı i lenmemi tir. Düz, sırtında kıyafet çe itleri
görülmektedir. Kafa kısmı çevre ekli detaylarıyla i lenmi tir.
III. Tip: Kadın ve erkek tipli, yuvarlak hacimli olup ayakta duranlar: Bu tip
heykeller i lenmi tir. Kafalarında saç tipi ekli ve apka belirgindir. Yüzlerine
bazen portre, bedeninde kol, kâse, kıyafet ekilleri, süs e yaları, saç örgüleri
i lenmi tir. Çene çizgileri iyi yapılmı tır. Cinsiyetleri kıyafet ekillerinden bellidir.
Page 4
Uluslararası Sosyal Ara tırmalar Dergisi
The Journal Of International Social Research
Volume 1/3 Spring 2008
75
Yrd. Doç. Dr. Erdo₣an ALTINKAYNAK
IV. Tip: Yuvarlak hacimli ve çömelmi tip: Sayıları çok azdır. Ğyi i lenmi ,
bazıları cilalanmı tır. Heykellerde cinsiyet, kıyafet özellikleri, süs e yaları bellidir.
Bazı heykellerde portre çizgileri vardır. Ayakların bedene göre 130–150 derece
e₣imli olması yarı oturmu ekilde verilmesinden kaynaklanmaktadır.

Page 1
UKRAYNA’DAKĞ KIPÇAK BALBALLARINDA EğYA VE
MOTĞFLER
Goods and Motifs of Kipchak Balbals in Ukrain
Yrd. Doç. Dr. Erdo₣an ALTINKAYNAK
*
Özet
Çe itli dönemlerde Karadeniz’in kuzeyine yerle en Türk
halklarından günümüze kalan birçok eser vardır. Bunlardan birisi de
balballardır. Balbalların üzerindeki e ya ve motifler bize Kıpçak
etnografyası hakkında detaylı bilgiler verir. Bu etnografik e yalar ki ilerin
cinsiyetine ve toplum içindeki sosyal konumlarına ba₣lı olarak çe itlilik
gösterir.
Anahtar Kelimeler: Kıpçak, balballar, motifler, etnografya, e yalar.
Abstract
North of the Black Sea was a residantial area of Turk nations in
different periods. There are a lot of extant works of these nations. One of
them is balbal. Goods and motifs on the balbals give us detailed information
about Kipchak ethnography. These ethnographic goods present variations to
social status and sex of people.
Key Words: Kipchak, balbals, motifs, etnography, goods.
*
Giresun Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fak. TDE. Bl, THB. Ö₣retim Üyesi.
Page 2
Uluslararası Sosyal Ara tırmalar Dergisi
The Journal Of International Social Research
Volume 1/3 Spring 2008
73
Yrd. Doç. Dr. Erdo₣an ALTINKAYNAK
Karadeniz üzerinden Avrupa’ya tarihin çe itli dönemlerinde Türk göçleri
olmu tur. Avrupa’nın do₣u tarafı bu göçler esnasında merkezi üs konumundadır ve
Bulgarlar, Peçenekler, Kumanlar, Kıpçaklar, Hazarlar, Hunlar ve Göktürk’lerden
günümüze kalmı pek çok da eser vardır. Bu eserlerden en belirgin olanlar mezar
kitabeleri ve balballardır. Ukrayna’nın de₣i ik yerlerinde bugün mevcudu binin
üzerinde balbal ve mezar ta ı mevcuttur. Ancak belirli bir katalogu yoktur.
Bu balbal veya ta heykeller o dönemin sosyal ve kültürel hayatı hakkında
da bilgi içermektedirler.
Balballar veya ta heykeller Türk göçlerinin yol haritası ile de ilgilidir.
Bulundukları alanın bilimsel literatürdeki ortak adı da De t-i Kıpçak’tır.
De t-i Kıpçak Bölgesi, bugünkü Ukrayna, Moldovya, Rusya’nın bir kısmı
ve Romanya’nın bir kısmını kaplayan çok geni bir alandır. Bu alanı Kıpçak
bozkırı olarak da adlandırabiliriz.
Ukrayna’daki balballar ile ilgili olarak daha önce bir yazı yayınlamı tık.
1
Çakmakta lı ta ; kuvars; çakıl; pekmez topra₣ı; demir cevherli gri tortu; a ı boyalı
toprak ve çakıl; granit; tortul kaya ve kireçta ı malzemelerinden yapılan bu
balballardan birkaç tanesini Oktay Belli, hazırladı₣ı kitabında resim olarak
vermi tir.
2
Bu yazımızda ise, Ukrayna’daki Kıpçak balballarından hareketle,
balballara i lenen etnografik malzemeleri sunuyoruz.
De t-i Kıpçak bölgesinde altı tip balbal vardır.
3
I. Tip: Düz, dikdörtgen hacimli eklinde olanlar: Toprak levhadan
yapılmı tır. Oyma eklindedir. Genellikle maskelidirler. Bedenlerinde kol, gö₣üs
ve kâse gösterilmi tir. Heykellerin ön ve arka tarafları i lenmemi tir. Kafa ekline
çok önem verilmi tir. Bu kafa ekilleri 3 çe it olarak yapılmı tır. Bunlar: yuvarlak,
düz ve koni olarak ayrı tırılabilir. Bu heykellerin cinsiyeti belli olmamakla birlikte
bazılarında gö₣üs ve bıyık belirgindir.
1
. Erdo₣an Altınkaynak, De t-i Kıpçak Stone Status, Karadeniz Ara tırmaları Dergisi,
Karam Yayıncılık, 3, Çorum 2004, 78–93.
2
.
Oktay Belli, Kırgızistan’da Ta Balbal ve Ğnsan Biçimli Heykeller (Stone Balbals
And Statues In Human Form In Kirghizistan, Arkeoloji ve Sanat Yayınları,
Ğstanbul 2003.
3
. K. Ğ. Krasilnikov, Derevneye Kamnereznoye Ğzkustvo Lugan ini, Lugans 1999, 22.
Page 3
Uluslararası Sosyal Ara tırmalar Dergisi
The Journal Of International Social Research
Volume 1/3 Spring 2008
Ukrayna’daki Kıpçak Balballarında E ya ve Motifler
74
II. Tip: Direk eklinde, bele kadar hacimli olanlar: Yapan ki i, realist bir
ekilde kafa, yüz ve beden ekillerine dikkat etmi tir. Ayakta durur biçimde, üst
tarafı yuvarlak olup, alt tarafı i lenmemi tir. Düz, sırtında kıyafet çe itleri
görülmektedir. Kafa kısmı çevre ekli detaylarıyla i lenmi tir.
III. Tip: Kadın ve erkek tipli, yuvarlak hacimli olup ayakta duranlar: Bu tip
heykeller i lenmi tir. Kafalarında saç tipi ekli ve apka belirgindir. Yüzlerine
bazen portre, bedeninde kol, kâse, kıyafet ekilleri, süs e yaları, saç örgüleri
i lenmi tir. Çene çizgileri iyi yapılmı tır. Cinsiyetleri kıyafet ekillerinden bellidir.
Page 4
Uluslararası Sosyal Ara tırmalar Dergisi
The Journal Of International Social Research
Volume 1/3 Spring 2008
75
Yrd. Doç. Dr. Erdo₣an ALTINKAYNAK
IV. Tip: Yuvarlak hacimli ve çömelmi tip: Sayıları çok azdır. Ğyi i lenmi ,
bazıları cilalanmı tır. Heykellerde cinsiyet, kıyafet özellikleri, süs e yaları bellidir.
Bazı heykellerde portre çizgileri vardır. Ayakların bedene göre 130–150 derece
e₣imli olması yarı oturmu ekilde verilmesinden kaynaklanmaktadır.
V. Tip: Oturmu kadın ve erkek eklinde yuvarlak heykel tipi: Kafa
ekilleri bellidir. Heykeller bir kaide üzerinde oturmaktadır. Ayakları bedenine
göre 90 – 100 derece e₣iktir. Bazı heykellerde örgüler, bazılarında apkalar,
mi₣ferler
vardır.
Heykellerin
ço₣u
kadın
eklindedir
fakat
yüzleri
görünmemektedir. Sanki peçe altındadır. Erkek heykellerin ise portresi vardır. Bu
tipteki heykeller genellikle iridirler. Yükseklikleri 2- 3- 3,5 metredir. Heykellerin
üst tarafları i lenmi , bazılarında cilalanmı tır. Ta aletlerin kullanıldı₣ı belirgindir

Page 1
UKRAYNA’DAKĞ KIPÇAK BALBALLARINDA EğYA VE
MOTĞFLER
Goods and Motifs of Kipchak Balbals in Ukrain
Yrd. Doç. Dr. Erdo₣an ALTINKAYNAK
*
Özet
Çe itli dönemlerde Karadeniz’in kuzeyine yerle en Türk
halklarından günümüze kalan birçok eser vardır. Bunlardan birisi de
balballardır. Balbalların üzerindeki e ya ve motifler bize Kıpçak
etnografyası hakkında detaylı bilgiler verir. Bu etnografik e yalar ki ilerin
cinsiyetine ve toplum içindeki sosyal konumlarına ba₣lı olarak çe itlilik
gösterir.
Anahtar Kelimeler: Kıpçak, balballar, motifler, etnografya, e yalar.
Abstract
North of the Black Sea was a residantial area of Turk nations in
different periods. There are a lot of extant works of these nations. One of
them is balbal. Goods and motifs on the balbals give us detailed information
about Kipchak ethnography. These ethnographic goods present variations to
social status and sex of people.
Key Words: Kipchak, balbals, motifs, etnography, goods.
*
Giresun Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fak. TDE. Bl, THB. Ö₣retim Üyesi.
Page 2
Uluslararası Sosyal Ara tırmalar Dergisi
The Journal Of International Social Research
Volume 1/3 Spring 2008
73
Yrd. Doç. Dr. Erdo₣an ALTINKAYNAK
Karadeniz üzerinden Avrupa’ya tarihin çe itli dönemlerinde Türk göçleri
olmu tur. Avrupa’nın do₣u tarafı bu göçler esnasında merkezi üs konumundadır ve
Bulgarlar, Peçenekler, Kumanlar, Kıpçaklar, Hazarlar, Hunlar ve Göktürk’lerden
günümüze kalmı pek çok da eser vardır. Bu eserlerden en belirgin olanlar mezar
kitabeleri ve balballardır. Ukrayna’nın de₣i ik yerlerinde bugün mevcudu binin
üzerinde balbal ve mezar ta ı mevcuttur. Ancak belirli bir katalogu yoktur.
Bu balbal veya ta heykeller o dönemin sosyal ve kültürel hayatı hakkında
da bilgi içermektedirler.
Balballar veya ta heykeller Türk göçlerinin yol haritası ile de ilgilidir.
Bulundukları alanın bilimsel literatürdeki ortak adı da De t-i Kıpçak’tır.
De t-i Kıpçak Bölgesi, bugünkü Ukrayna, Moldovya, Rusya’nın bir kısmı
ve Romanya’nın bir kısmını kaplayan çok geni bir alandır. Bu alanı Kıpçak
bozkırı olarak da adlandırabiliriz.
Ukrayna’daki balballar ile ilgili olarak daha önce bir yazı yayınlamı tık.
1
Çakmakta lı ta ; kuvars; çakıl; pekmez topra₣ı; demir cevherli gri tortu; a ı boyalı
toprak ve çakıl; granit; tortul kaya ve kireçta ı malzemelerinden yapılan bu
balballardan birkaç tanesini Oktay Belli, hazırladı₣ı kitabında resim olarak
vermi tir.
2
Bu yazımızda ise, Ukrayna’daki Kıpçak balballarından hareketle,
balballara i lenen etnografik malzemeleri sunuyoruz.
De t-i Kıpçak bölgesinde altı tip balbal vardır.
3
I. Tip: Düz, dikdörtgen hacimli eklinde olanlar: Toprak levhadan
yapılmı tır. Oyma eklindedir. Genellikle maskelidirler. Bedenlerinde kol, gö₣üs
ve kâse gösterilmi tir. Heykellerin ön ve arka tarafları i lenmemi tir. Kafa ekline
çok önem verilmi tir. Bu kafa ekilleri 3 çe it olarak yapılmı tır. Bunlar: yuvarlak,
düz ve koni olarak ayrı tırılabilir. Bu heykellerin cinsiyeti belli olmamakla birlikte
bazılarında gö₣üs ve bıyık belirgindir.
1
. Erdo₣an Altınkaynak, De t-i Kıpçak Stone Status, Karadeniz Ara tırmaları Dergisi,
Karam Yayıncılık, 3, Çorum 2004, 78–93.
2
.
Oktay Belli, Kırgızistan’da Ta Balbal ve Ğnsan Biçimli Heykeller (Stone Balbals
And Statues In Human Form In Kirghizistan, Arkeoloji ve Sanat Yayınları,
Ğstanbul 2003.
3
. K. Ğ. Krasilnikov, Derevneye Kamnereznoye Ğzkustvo Lugan ini, Lugans 1999, 22.
Page 3
Uluslararası Sosyal Ara tırmalar Dergisi
The Journal Of International Social Research
Volume 1/3 Spring 2008
Ukrayna’daki Kıpçak Balballarında E ya ve Motifler
74
II. Tip: Direk eklinde, bele kadar hacimli olanlar: Yapan ki i, realist bir
ekilde kafa, yüz ve beden ekillerine dikkat etmi tir. Ayakta durur biçimde, üst
tarafı yuvarlak olup, alt tarafı i lenmemi tir. Düz, sırtında kıyafet çe itleri
görülmektedir. Kafa kısmı çevre ekli detaylarıyla i lenmi tir.
III. Tip: Kadın ve erkek tipli, yuvarlak hacimli olup ayakta duranlar: Bu tip
heykeller i lenmi tir. Kafalarında saç tipi ekli ve apka belirgindir. Yüzlerine
bazen portre, bedeninde kol, kâse, kıyafet ekilleri, süs e yaları, saç örgüleri
i lenmi tir. Çene çizgileri iyi yapılmı tır. Cinsiyetleri kıyafet ekillerinden bellidir.
Page 4
Uluslararası Sosyal Ara tırmalar Dergisi
The Journal Of International Social Research
Volume 1/3 Spring 2008
75
Yrd. Doç. Dr. Erdo₣an ALTINKAYNAK
IV. Tip: Yuvarlak hacimli ve çömelmi tip: Sayıları çok azdır. Ğyi i lenmi ,
bazıları cilalanmı tır. Heykellerde cinsiyet, kıyafet özellikleri, süs e yaları bellidir.
Bazı heykellerde portre çizgileri vardır. Ayakların bedene göre 130–150 derece
e₣imli olması yarı oturmu ekilde verilmesinden kaynaklanmaktadır.
V. Tip: Oturmu kadın ve erkek eklinde yuvarlak heykel tipi: Kafa
ekilleri bellidir. Heykeller bir kaide üzerinde oturmaktadır. Ayakları bedenine
göre 90 – 100 derece e₣iktir. Bazı heykellerde örgüler, bazılarında apkalar,
mi₣ferler
vardır.
Heykellerin
ço₣u
kadın
eklindedir
fakat
yüzleri
Page 5
Uluslararası Sosyal Ara tırmalar Dergisi
The Journal Of International Social Research
Volume 1/3 Spring 2008
Ukrayna’daki Kıpçak Balballarında E ya ve Motifler
76
görünmemektedir. Sanki peçe altındadır. Erkek heykellerin ise portresi vardır. Bu
tipteki heykeller genellikle iridirler. Yükseklikleri 2- 3- 3,5 metredir. Heykellerin
üst tarafları i lenmi , bazılarında cilalanmı tır. Ta aletlerin kullanıldı₣ı belirgindir.
VI. Tip: Tip yuvarlak, direk eklinde insan biçimini andıranlar: Genellikle
kolları olmaz ve her zaman ayaksızdırlar. Teknik seviye itibariyle çok yüksek
seviyededir. Özellikle kafa çizgileri, yüz ve beden belirgindir. Ço₣u heykelin hat
çizgileri ve portresi yüksek seviyede ve sanatkâranedir. Fakat bazılarının yüzü
belirgin de₣ildir. Bütün erkek heykellerinde apka ve mi₣fer vardır. Kadın
heykellerinde de çe itli ba lıklar vardır. Bedende iri gö₣üsler ve iki sıra gerdanlık
vardır. Kâseler dikdörtgen eklinde veya kristal biçimli, göbe₣inde ve sırtında iki
üç sıra kemer mevcuttur. Heykellerin aletlerle i lendi₣i belirgindir

Kadın biçimli Kıpçak ta heykellerin insan ekli: Kıyafet, donanım, saç ve
e ya ile süslerden ibarettir. Kadın ve erkek heykellerinde küçük farklılıklarla da
olsa bazı de₣i ik karakteristik özellikler mevcuttur. Giyim unsurları, kaftan, alvar,
çizmeler birbirine benzese de askeri donanım sadece erkek heykellerine mahsustur.
Kadın heykellerinde zengin ba lık çe itleri, süs e yaları görülmektedir.
Kadın heykellerinde çe itli ve parlak ekilli ba lıklar, saç örgüleri ve süs
e yaları vardır. Kadın ba lık çe itleri altıdır.
4
Kadın heykel kıyafetlerinin üst tarafı
erkeklerinkine benzer. Ğ lemeli kaftan, pantolon- alvar, yumu ak kısa çizmeler.
Bedende süs e yaları mükemmel bir ekilde tasvir edilmi tir. Kadın heykellerinde
malzeme ve biçimlerine göre 6 çe it gerdanlık görülmektedir. Tılsımlar, bilezikler
vs. Bellerinde bıçak, çakmak, çanta, kese, tarak, ayna ve di₣er günlük kullanılan
e yalar. Heykellerin kıyafetleriyle Türk halklarının kıyafetleri birbirine
benzemektedir.
Erkek kıyafetini olu turan unsurlar, dizlere kadar uzanan kaftan, pantolon –
alvar, gömlek, kemer, kısa çizmeler, ba ında apka, kapü on veya ba lık,
sava çıların mi₣feri, kemerli zırh gömle₣i, kılıç, ok, hançer vardır. Günlük e ya
bele takılmı tır. Bunlar: bıçak, çakmak, kese, tarak, i₣ne, çalgı aletleri ve nadir
olarak aynadır. Bazı heykellerin ilginç olan tarafı apka altından bele kadar uzanan
2-3 saç örgüsünün bulunmasıdır. Bu saç örgüleri arkadan beldeki kemerin altına
sokulmaktadır

YORUMLAR
Ok, hançer, bıçak, kılıç gibi silahların sadece süsleme amaçlı olmayıp
Ğslam öncesi inanç sistemiyle ilgili oldu₣u
5
ve bu silahların mezar ta larında
bulunmasının da ölümle ilgili eski bir Türk gelene₣i olarak kabul edildi₣ine dair
görü ler vardır. Bu gelene₣in Orta Asya’dan do₣u Avrupa’ya kadar izlerine de
rastlanmaktadır.
6
Her ne kadar, Hazarlara ait mezarlarda ölenin yanına bir bıçak
bırakılarak gömülmesi gelene₣i
7
var ise de Kıpçak Balballarında kadın ve
erkeklerin ta ıdı₣ı bıçak ile bu inançları ba₣da tırabilir miyiz tartı maya açıktır. Bu
durumu iki ekilde açıklamak mümkündür.
1. Kadınlar da erkekler gibi askeri bir görev üstlenebiliyordu,
2. Bu bıçaklar günlük hayatta kullanılan bıçaklardı.
Kadınların ta ıdı₣ı bıçakları günlük hayatta kullanılması ile ilgili olarak açıklamak
daha mantıklı gelmektedir.
Heykellerin en yaygın olan e yası kâsedir. Bel seviyesinde tutulmaktadır
ve sembolik bir manası olsa gerektir. Bilim dünyası bunu açıklayamamı tır.
Pletnova kâseleri 5 çe ide ayırmı tır. Silindir eklinde olanlar, yuvarlak olanlar,
silindir ekilli olup yanı merdaneli olanlar, koni ekilli olanlar, bardak eklinde
olup dibi bardak biçimli olanlar. Kâselere bazen kadeh, saksı veya kâse
denilmektedir. Fakat kabın görünü ü de₣il, kullanım nedeni önemlidir. Bazı bilim
adamları kabın, ölümsüzlük suyu kabını sembolik olarak ifade etti₣ini söylüyorlar.
Bazıları da ölü veya azizlerin külü bulundu₣unu ifade ediyorlar. Bir di₣er grup ise
dini ayinlerde kullanılan e ya olarak açıklama getirmektedirler. Etnograf ve
arkeolog olan A. N. Bern tam : ‘Göbe₣i üzerinde bükülü kollar ölülere kar ı
itaatlik ve ba₣lılık, kap ise içecek sunmada kullanılan bir araçtır. Bu adet
günümüze kadar gelmi tir.’ demektedir.
8
Önceden heykellerin bir kolunda kap
vardı, bir elinde ise ku tutulmaktaydı. Bu ku , ölünün ruhunu temsil etmekteydi.
Bern tam’a göre ku u tasvir eden heykeller ölüleri ifade etmekte diye
dü ünmektedir. Fakat buna benzer heykeller bizim bölgemizde yoktur.
Göçebelere göre bu ayin töreni sırasında ölenin ruhu veya öleni tasvir eden
heykel, tören sırasında orada bulunması gerekiyordu.
9
Akrabaları ölenle konu up-
konu turup yemek yediriyorlardı. Ate yakılıp, heykel dumana büründürülür

ayaklarına kurban kesilirdi. Bu ekilde kötü ruhlar kovalanmı olurdu veya
günahlarından arındırılmı olurdu. Kâse kullanımı hakkında çok münaka a
edilmi tir. XII. XIII. Asır göçebe arkeolojisinde serami₣e çok az rastlanmaktadır.
Kase silindir eklinde olup, topra₣ına ot eklendi₣i bellidir. Kıpçak heykellerinde
kap ekilleri görünmemektedir. Sadece dikdörtgen eklinde kabartması vardır.
Bazen sürahi eklinde ve a₣ız tarafında lülesi olan kaplara da rastlıyoruz. Ğleride bu
kap ekillerine ve onların kullanılı larına dönece₣iz.
Bütün bunlardan hareketle, balbalların ellerinde tuttukları kase ile kalenderi
dervi lerinin
10
su içmek, yemek koymak, dilenmek vb, gibi ihtiyaçlarını gidermek
üzere yanlarında ta ıdıkları, kase arasında bir ba₣ kurabilir miyiz? Benzerli₣in
sadece i lev boyutu ile de₣il de felsefe boyutu ile de mümkün oldu₣u dü üncelerini
ta ıyoruz.
Kıpçak Balballarıyla Kuzey-Do₣u Anadolu’da yer alan mezar ta larıyla
çok yakın benzerlikler bulunması ve hemen hemen aynı motifleri ve etnografik
malzemeleri ta ıması kültürel geneti₣in aynılı₣ıyla ilgilidir diye dü ünüyoruz.
11
Arpaçay mezar ta larında kar ıla tı₣ımız unsurlarla Kıpçak balballarında
kar ıla tı₣ımız unsurlar birbirine çok yakın ve birbirinin kopyası olması bizi bu
görü e yöneltmi tir. Kıpçak balballarıyla Arpaçay yöresinden aldı₣ımız dört mezar
ta ı foto₣rafını kar ılıklı mukayese yapmak dü üncesiyle burada veriyoruz.
(Foto₣raf 1, 2, 3, 4)

İnsanlık tarihinin farklı dönemlerinde çeşitli kültürler tarafından Kırım’da taş anıtlar yapılmıştır. Bu anıtlar tarihçiler için değerli kaynaklardır. Kırım’da bir çok kültür ve çağlardan kalan mezar taşları mevcuttur. Başlangıçta, Kırım oba kültürünü tanıtan toprak yığını mezarların üstünde heykellere rastlanmıştır.
Kırım halkının ataları bunu “Taures” diye adlandırmışlardır. Bu heykeller geleneksel kutsal sembollerle süslenmiş. Bu semboller geometrik figürler, insan imgeleri, süs eşyaları, çapraz, artı işaretleri ve güneş ile ilgili sembollerdir. (Eugenia, 2002)
X. yüzyılda Kırım’a gelen Kıpçaklar, “Balbal” diye isimlendirilen üzgün mezar heykelleri oluşturmuşlar ve Balballar çok farklı şekiller almışlardır. Kıpçak kültürünün farklı yönlerini yansıtan en iyi kaynaktır. Bu heykellerdeki kadın-erkekle eski geleneksel giysi ve şapkalı olarak Kırım toplumundaki sosyal sınıflarının yansıtılmasıdır.
Asya’nın merkezindeki bazı Türk halkları ile Kırımlılar kalın koyu yazılarla kitabesi olan anıtlar yaptırsa da Kıpçaklar’ın “Balbal” üzerindeki mezar taşı kitabelerini kendilerinkinden ayrı tutulmamıştır. Eski Kırım Türkleri bunun yerine “Tamgas” (koçi sığır imi tatar halkının mülkiyet işareti olarak kullandılar.) 1920’de yapılan etnolojik araştırmalarda Kırım’da yüzlerce farklı çeşitte tamgas varlığına rastlanmıştır.
İlk yazılı anıtlarda Müslüman kültürüne ait “Golden Horde Empire” (XIII ve XV. yy.) çağında sembolize Kırım görülür. Mezar taşlarındaki kitabelerin anlamı sıradan yazılı mesajlarla sınırlı değildir. Bu tarz çalışmalar Arap alfabesi mektupların gizemli anlamını genişleten uğraşlardır. Bu yazılı belgeler kısa ve öz, anlamlı ve çoğunlukla Kuran’dan, ölmüş insanlarla ilgili bazı bölüm ve sözcükleri ifade eden alıntıları içerir.
Figürlerle, mumluk, lamba, selvi ağacı vb. sembollerle süslendikleri gözlenmiştir.
Kırım tatar mezar taşları mermer ve kireç taşından yapılır. Kırım tatar sanatının en mükemmel geleneksel çalışma örnekleridir.Kırım Hansaray bahçesinde bulunan Han mezarlarında ise; yazılı ve bitkisel bezemeli mezar taşlarının yer aldığını söyleyebiliriz. Bezemeler dikdörtgen, daire, kare, yarım daire vb. geometrik şekiller içerisinde yer almıştır. Eski Örneklerde bulunan selvi ağacı, rozetler, hayat ağacı, yazılı bezemeler mezar taşlarında alçak ve yüksek oyma tekniği kullanılarak oluşturulmuştur.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Benzer Paylaşımlar