YENİ TÜRK DİLLERİ KUTLU OLSUN!
Prof. Dr. Nadir DEVLET
Türk kültürü ile ilgilenenler belki duymuştur, belki de duymamıştır. Bu yıl Rusya İlimler Akademisi Dil Bilimi Enstitüsü Dünya Dilleri serisinden Türk Dilleri eserini yayımladı.1 Çok önceden hazırlandığı anlaşılan bu derlemenin Bişkek’te “Kırgızistan Yayın Evi” tarafından basılması da ilginç. Bir yerde bu maddî nedenlerden gibi gözüküyor. Ancak son aldığımız duyumlara göre Moskova’da da bir baskısı yapılmış. Redaksiyon heyetini bizlerin Türkiye’de de tanıdığı bazı tanınmış Türkologlar teşkil ediyor. (E. R. Tenişev, E. A. Potseluevskiy, İ. V. Kormuşin, A. A. Kibrik). Kitabın dikkatimizi çekmesinin esas nedenini girişte yer alan aşağıdaki iddia teşkil ediyor:
“Bu kitap çok ciltli “Dünya Dilleri” (Avrasya serisi) ansiklopedisinin ikinci cildini teşkil etmekte olup, Rusya İlimler Akademisi Dil Bilimi Enstitüsü tarafından hazırlanmıştır. Elinizdeki cilt, Doğu Sibirya’dan Avrupa’ya kadar uzanan bölgede konuşulan, kadim (15 makale) ve çağdaş (39 makale) bilinen bütün Türki dilleri izah etmektedir… Makaleler Rusya ve eski Sovyetler Birliği devletlerinin ileri gelen Türkologları tarafından yazılmıştır. Kitabın gayesi temel bir araştırma ve kaynak eseri olmaktır…”
Bu kitap hakkında görüşlerimizi aktarmadan önce adı geçen eserde mevcut makaleleri (eserin ‘içindekiler’ bölümünü) sıralayarak okuyucuyu aydınlatmayı uygun bulduk:
Yazar Adı Makale Adı Sayfa
“Dünya Dilleri” Yayınları Hakkında 4
Önsöz 5
E. R. Tenişev Altay Dilleri 17
N. Z. Gaciyeva Türki Dill
(Kadim ve Eski Yazı Dilleri)
E. R. Tenişev Türki Dilli Yazıt Dilleri 35
F. S. Hakimzyanov Bulgar Dili 47
E. R . Tenişev Hun Dili 52
L. Yu. Tuguşeva Eski Uygur Dili 54
G. A. Abdurahmanov Karahan-Uygur Dili 64
E. N. Nadcip- Memlük-Kıpçak Dili 75
G. F. Blagova
E. N. Grunina Oğuz Dili X-XI y.y. 81
İ. V. Kormuşin Orhon-Yenisey Yazıtları Dili 89
A. M. Şçerbak Peçenek Dili 107
A. A. Çeçenov Kıpçak Dili 110
V. G. Guzev Eski Anadolu-Türk Dili 116
E. N. Nadcip-
G. F. Blagova Türk Dili 126
N. Z. Gadcieva Hazar Dili 138
E. İ. Fazılov Horezm-Türki Dili 139
G. F. Blagova Çağatay Dili 148
(Çağdaş Diller)
M. Ş. Şiraliev Azerbaycan Dili 160
L. Ş. Arslanov Alabuga Tatar (Nogay) Dili 172
N. A. Baskakov Altay Dili 179
L. Ş. Arslanov Astrahan Nogay-Karagaş Dili 187
L. A. Pokrovskaya Balkan Türkileri Dili 194
L. V. Dmitrieva Baraba Tatar Dili 199
A. A. Yuldaşev Başkurt Dili 206
E. A. Potseluevskiy Bocnurd Dili 216
L. A. Pokrovskaya Gagavuz Dili 224
S. İ. Androsova Dolgan Dili 235
A. T. Kaydarov Kazak Dili 242
K. M. Musaev Karaim Dili 254
N. A. Baskakov Karakalpak Dili 264
- A. Çeçenov-
- İ. H. Ahmatov Karaçay-Balkar Dili 272B. O. Oruzbaeva Kırgız Dili 286S. R. İzidinova Kırım Tatar Dili 298D. İ. Rebi-B. M. Açkinazi-İ. V. Açkinazi Kırımçak Dili 309L. S. Levitskaya Kumuk Dili 319N. A. Baskakov Nogay Dili 328E. R. Tenişev Salar Dili 335E. R. Tenişev Sarıg-Yugur Dili 345E. A. Potseluevskiy Sonkor-Türki Dili 354M. Z. Zakiev Tatar Dili 357V. İ. Rassadin Tofalar Dili 372Ş. Ç. Sam Tuva Dili 384A. N. Kononov Türk Dili 394
- Ç. Çarıyarov-
O. N. Nazarov Türkmen Dili 412
A. P. Hodjiev Özbek Dili 426
G. S. Sadvakasov Uygur Dili 437
S. N. Muratov Urum Dili 450
E. R. Tenişev Fuyuysk Kırgız Dili 455
G. İ. Donidze Hakas Dili 459
A. M. Şçerbak Halac Dili 470
E. A. Potseluevskiy Horasan-Türki Dili 476
İ. A. Andreev Çuvaş Dili 480
R. M. Biryukoviç Çulım-Türki Dili 491
G. İ. Donidze Şor Dili 497
L. Ş. Arslanov Yurtov Tatar (Astrahan Nogay) Dili 506
N. K. Antonov Yakut Dili 513
Türki Diller, Şiveler ve Ağızlarının
Adlandırılma Listesi 525
Kısaltmalar 535
İçindekiler 537
Yukarıda tam künyesini ve ‘içindekiler’ bölümünü verdiğimiz adı geçen bilimsel eser Bişkek’te üç bin nüsha basılmış bulunuyor; Moskova nüshasının da bir o kadar basılacağı düşünülürse, bu kitabın Rusya Federasyonu, Bağımsız Devletler Topluluğu ülkeleri ve dünyadaki belli başlı Türkoloji merkezlerine ulaşacağını kolaylıkla söyleyebiliriz. Başka bir ifade ile bu eser kendi iddiası gibi bir el kitabı olma şansına sahip gibi gözükmektedir. Eski SSCB’de dil çalışmalarının hayli ilerlediği, geliştiği göz ardı edilecek bir gerçek değildir. Sovyet dilcilerinin sahamıza katkıları inkâr edilemez. Ben de kökenim olarak tarihçi olmama rağmen, Türklük çalışmalarında, tabiî ki sosyal ve beşerî bilimlerin diğer branşlarında da, disiplinler arası bağlantıların kurulması ve çalışmaların yapılması gereğine inanan bir kimse olarak, dil konusundaki araştırma ve incelemeleri takip etme gayreti içindeyim. Sovyet araştırmacılarının eserlerinden bir hayli yararlandığım hususlar oldu. Ancak kısa bir süre önce elime geçen yukarıdaki eser beni birtakım düşüncelere yöneltti ve bunları sizlerle paylaşmayı arzuladım.
Bu eserin muhteviyatına baktığımızda birtakım yeni Türk (eserde devamlı ‘Türki’ olarak kullanılıyor) dillerinin mevcut olduğunu (?) öğrendim. “Alabuga Tatar (Nogay), Astrahan Nogay-Karagaş, Yurtov Tatar (Astrahan Nogay)” Dilleri (dikkatinizi çekerim lehçe, şive veya ağız değil) yeni diller olarak karşımıza çıkıyor. Yayın kurulu bununla da yetinmemiş bize Bocnurd, Sonkor-Türki, Urum gibi yeni diller de hediye etmiş oluyor. Acaba neden? Rusya Halkları Dilleri Enstitüsünün Rusya Halkları Dillerinin Kızıl Kitabı adlı yayınına göre, 1992 yılında ülkede nüfusları elli binden az 63 değişik etnik grup bulunmaktadır ve bunların dilleri tehdit altındadır.2 Bu duruma göre, Dolgan, Tofalar, Çulum ve Şor dillerinin zaten geleceğinin olmadığı anlaşılmaktadır. Türki Diller adlı eserde belirtilen yaşayan 39 dilin böylece dördü kendiliğinden eksilmeye namzettir. Aynı eserde yeni veya eski Türk dillerinin en azından 13’ünün de aynı tehdit altında olduğu anlaşılmaktadır:
Dilin Adı Nüfusu Tahmin /Tarihi/Belirtilen Sayfa
Alabuga Tatar Nogay 422 1987 172
Astrahan Nogay-Karagaş 5.000 1973 187Yurt Tatar (Astrahan Nogay) 8.700 1850 507
Baraba Tatar ?
Bocnurd ?
Karaim 2.600 1989 255
Krımçak 1.448 1989 309
Salar 40.000 1973 336
Sarıg-Yugur 2.000 1973 346
Sonkor-Türki 35.000 – 354
Urum 60.000 1980 450
Fuyoysk Kırgız 460 1957 455
Halac 20.000 – 470
Yukarıdaki tabloya baktığımızda Alabuga Tatar Nogay, Astrahan Nogay-Karagaş, Baraba Tatar, Bocnurd, Karaim, Krımçak, Sarıg-Yugur, Fuyoysk Kırgız ve Yurt Tatar (Astrahan Nogay) gibi en azından dokuz dilin (?) ve bunlara ek olarak Dolgan, Tofalar, Çulum ve Şor dillerinin, yani toplam olarak 13 dilin geleceği meçhul. Dolayısıyla bu dillerin birtakım araştırmacılara şimdiden (gelecekte yok olacakları var sayılarak) malzeme olmaktan ileri giden bir fonksiyonları yok. Bu eserin ilginç yanını ise şimdiye kadar bilimsel literatürde rastlamadığımız en azından beş-altı yeni dilin yaratılmış olması teşkil etmektedir. Gayemiz bunları tek tek tartışmaktan ziyade genel birtakım görüşler ileri sürmektir.
Rusçada yazık (dil), dialekt (lehçe), nareçie (şive) ve govor (ağız) gibi tabirlerin mevcut olduğunu biliyoruz. Yukarıda adı geçen eserde de çağdaş Türki dillerin 39 tane olduğu tespit edilmiş, yani tereddütlerimiz olabilecek bazıları için ne ‘lehçe’, ne ‘şive’ ve ne de ‘ağız’ terminolojisi kullanılmamış. Demek ki Rusya İlimler Akademisi Dil Bilimi Enstitüsü bazılarının ağız oldukları bariz yerel söylemleri de dil olarak sınıflandırmış bulunuyor. Rusya İlimler Akademisi gibi resmî ve prestijli bir kurum bunları dil olarak tasnif etmişse konu çok ciddî bir boyuta ulaşmış demektir.
Yukarıda bahsini ettiğimiz eseri incelediğimizde Tatarcadan en azından üç yeni Tatar dili (Alabuga, Baraba, Yurt) yaratılmış olduğunu görmekteyiz. Zaten Tatarların kendi içlerinde Mişerlik, Tipterlik, Kreşinlik, Sibirlik gibi, alt kimlik ve şiveler tartışması sürmektedir. Bu yeni eserle iki üç alt kimlik daha bu gündeme eklenecektir. Tabiî ki dil çalışmaları sürecektir ve sürmelidir de. Ancak bilim, gerçekleri bulmak için gerçekleştirilen bir uğraştır; zorlandığı takdirde bunda siyasî bir kasıt var mı şüphesi doğabilir. Dolayısıyla da Moskova’nın bilimsel çalışmaları bu eğilimde devam ederse, daha başka yeni Türk dillerinin de ortaya çıktığını göreceğiz ve bunu da nasıl yorumlayacağımızı şimdiden düşünmeye başlamamız gerekir.