0 Comments

Kafkas Mehmet Usta (Candevir- Candavur )

Kafkas Mehmet Usta (Candevir- Candavur )

 

Kafkas Mehmet Usta ailece demircilik ve silah ustalığı ile uğraşan bir Nogay sülaleden gelir. Babası Kafkasya’nın Oğluş suyunun kenarında yaşamakta ve silah fabrikasında usta olarak görev yapmaktaymış. Bir ara gelip Ceyhan ve yöresini gezmiş ve bu bölgeyi görmüştür.

Ölüm döşeğindeyken çocuklarını toplar ve  onlara ”Buradan gideceksiniz. Ağabeyiniz sizi, o Türk ve Müslüman memleketine götürecek. Yoksa burada yaptığınız silahlar onları vuracak, ben günah kazanacağım” der.

Aile bu vasiyet üzerine  evlerini, tarlalarını olduğu gibi bırakıp Ceyhan bölgesine gelir ve buraya yerleşiyor.

Bakınız 1907 Ceyhan doğumlu Halil Candevir, babası Kafkas Mehmet ustanın işgal günlerinde Kuvay-i Milliye ye olan katkılarını nasıl anlatmaktadır. (1)

Kaymakam İbrahim Bey ile babam giderek Kurtkulağı’ndaki topu görmüşler. Babam  çalışabileceğini söylüyor ve ray demirlerinden topa kızak yapıyor. Topu öküzleri koşup Papak’ta Topraktepe’ye getiriyorlar. Topun üzerine oturtulan iskeleti yoktu. Onu da babam yaptı. Babamın top başına gittiğini ihbar etmişler. O bir daha Ceyhan’a dönmedi. Çokçapınar’dan Mahmut diye jandarma yazılan bir tanıdığımız vardı. O dışarı haber götürüp getiriyordu. O bizi aldı, Ceyhan’dan dışarı kaçırdı. Önce Çiftlikat, Papak, oradan da Cihanbekirli’ye götürdüler. 

Öteki top Kürekgediği’ndeydi. Osmaniye’deki Fransızlar Kürekgediği’ne gelecekmiş. Akşam üzeri Fransız geliyor diye haber geldi. Dürbünle Osmaniye’den çıktığını görüyorlar. Oradan top sıkınca, Fransız gelmedi. Babam beni de götürmüştü, topun başında bir çavuş vardı. Topun üzerine biniyor, ileri geri oturarak topu hedefe ayarlıyordu. Hedefi bulunca ”tamam” diyorlar, hemen atlıyor topun üzerinden ateşliyorlar.

Bir zaman sonra Fransız çıkarma yaptı. Papaktaki topu aldı. Ağzına mermi koyup bozdu. Biz oradan kaçtık. Cihanbekirli’ye geldik. Cihanbekirli’den sonra Mercimekteki Abdulhamit’in çiftliğine gittik. Çiftlikte bize yer verdiler. Babam işe başladı. Patosları çeviren islim makineleri vardı. Onları tamir etti. Ekinleri biçtiler. Ağabeyim (İbrahim Canver) islim makinesinin direksiyonunda durur, makineye kumanda ederdi. Ben ateşçiydim. İstopları açar kapatırdım. Küçüktüm ama babam öğretmişti.

Çeteler Ceyhan yakınlarına gidip silah sıkarlardı. Nogay İnce Ali, Dayım Battal Gazi Davut Fransızları taciz ederdi.

Mercin Harbine bütün çeteler gelmişti. Mercin değirmeninin orada boğaz var. Fransız süvarisi Mercin’de daraldı mı çukura inerdi. Babam da siperde otomatik silahıyla çıkanı vurdu. 

Kafkas Mehmet Efendi’nin diğer oğlu olan 1903 doğumlu İbrahim Canver kardeşi Halil Candevir’in söylediklerine ek olarak şunları anlatmıştır;

?Oradaki (Mercimek) bütün makineleri yapan, tamir eden babamdı. Bir zaman bende ona yardım ettim. Un öğüttük, oradaki fırını onarıp çetelere ekmek çıkardık. Babam çok iyi ustaydı. Yeni tüfek bile yapabilecek kabiliyetteydi. Çetelerin silahının da bakımını yapıyordu.

Nogayca   soyadı Candavur ( Yanda- vur) olan Kafkas Mehmet Usta Ceyhan Kuvay-i Miliye hareketine yukarıda anlatıldığı üzere hem lojistik hem de savaş gücü olarak katkı koymuş, tamir ettiği Topraktepe topuyla da o zamanlarda Ceyhan’da yankı uyandırmıştır. Ancak topun nişangahı olmadığından gelişigüzel atışlar yapmaktadır. Hatta bir atış sırasında Yılankaleyi vurmuştur. Bu nedenle topa Ceyhanlılar tarafından ”Deli Top” adı verilmiştir.

1- Fatma Sayman ve ark, Anılarla Milli Mücadelede Ceyhan, Ceyhan Belediyesi Yayınları,s:168-120, Ceyhan-1987

 Dr. Fatih KARAYANDI

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Benzer Paylaşımlar